Değerli Misafirlerimiz belirtilen noktalardan alınarak Antalya’dan çıkışımızı yapıyoruz. Sabah saatlerinde Darende’ye ulaşıyoruz. Burada alacağımız yöresel ürünlerin olduğu zengin bir kahvaltı sonrasında Erciyes dağını ve eteklerine kurulmuş bu büyük ve düzenli şehri panoramik olarak görerek Pınarbaşı ve Gürün üzerinden yaklaşık 3 saatlik bir yolculuğun ardından İlk durağımız Darende olacak. Tohma suyunun kenarına kurulmuş bu keyifli ilçede Tohma kanyonunun müthiş manzaralarını  ve  Somuncu baba Cami ,Külliyesi'ni ve müzesini ziyaret etmek için sizlere serbest zaman veriyoruz. Ardından diğer bir durağımız olan Elazığ için yola çıkıyoruz Malatya İlimizi Panoramik Bir Şekilde Geçiyoruz. Ardından Güzergahımız üzerinde bulunan ve halk türkülerine esin veren Karakaya Baraj Gölü üzerindeki Kömürhan Köprüsü’nden Elazığ’a ulaşıyor ve eski ismiyle Elaziz olarak anacağımız Gakkoşlar diyarında eski yerleşim yeri olan Harput ile gezimize başlıyoruz. Harput Kalesi, Ulu Camii, Harput Konakları, Arap Baba Türbesi gibi tarihi yapıları görüp, Balak Gazi Heykeli altında bulunan kafeteryadan Elazığ’ı kuş bakışı seyrettikten sonra kısa bir serbest zaman veriyoruz ve Elazığ da bulunan otelimize yerleşiyoruz. 

*Sabah Kahvaltısı: Darende de bir tesiste alınacaktır (DAHİL)

*Öğle Yemeği: Malatya Civarında Alınacaktır.(Ekstra)

*Akşam Yemeği: Otelimizde alınacak olup tur ücretine dahildir. 

*Konaklama: Elazığ Otelleri

*Güzergâh: Kayseri -Elazığ-Tunceli-Bingöl

Otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından Keban Baraj Gölü’nün üzerinde çalışan feribotlar ile zamanında Murat Nehri kenarına konuşlanmış olan Kale’nin manzarası eşliğinde Pertek’e geçiyoruz. Bu güzel ilçeyi Baraj Gölü kenarındaki tesisleri ve plajları ile Akdeniz kasabalarına benzetebilirsiniz. Sonrasında Tunceli merkeze varıyoruz. Buradaki yaşamın büyük ve modern şehirlerden hiçbir farkı olmadığını şehir merkezindeki cıvıl cıvıl yaşamdan, etrafınızdaki insanların modern tarzlarından bir bakışta anlayacaksınız. Şehir merkezinden geçerek Munzur Vadisi'nde kurulu Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk Su Sporları Merkezi'ne ulaşıyoruz. Dileyen misafirlerimiz Munzur’un muhteşem doğasının tadını çıkarırken dileyen misafirlerimiz zipline istasyonunda, 12 metre yükseklikten 330 metrelik zipline aktivitesine katılabilirler. (EKSTRA) Geçireceğimiz keyifli dakikaların ardından Tunceli merkeze dönüyor ve vereceğimiz serbest zamanda şehir merkezini dolaşma fırsatı elde ediyoruz. Ardından Munzur Irmağını takip ederek, Munzur Vadisi’nin manzaraları eşliğinde önce Kovancılar’a sonrasında da Bingöl’e varıyoruz. Yol üzeri bir tesiste vereceğimiz öğle yemeği molası ardından Bingöl şehir merkezinden çıktıktan sonra ilk durağımız Solhan Yüzer Adalar olacak, Yüzer adalarda vereceğimiz kısa bir serbest zaman ve  fotoğraf molamızın ardından Muş’a oradan da Tatvan’a doğru yolculuğumuza devam ederken Muş Ovası’nı ve Büyük Komutan Alparslan’ın Türklere Anadolu’nun kapılarını sonuna ve sonsuza kadar açtığı Malazgirt ovasını aracımızdan görüp Van gölü kenarında bulunan Ahlat’a ulaşıyoruz. Ahlatta bulunan Anadolu’daki en eski Türk mezarlığını ziyaret edeceğiz. Atalarımızın nakış gibi işlediği bazıları 3 metreye kadar ulaşan uzunluklarıyla bu mezar taşları dünyada eşi benzeri olmayan, eski Türk geleneklerini yansıtan semboller ve figürlerle süslenmiş. Bu muhteşem yapıları da ziyaret edip Anadolu’ya ilk yerleşen atalarımızın ruhlarını yad ederek Tatvan’a doğru yol alıyoruz. Dileyen misafirlerimizle opsiyonel tur seçeneğimiz olan Nemrut Dağı Krater Gölü gezimizi yapabilir, gün batımını seyrettikten sonra otelimize geçebilir , dileyen misafirlerimiz de direk Tatvan'daki otelimize geçerek yapmış olduğumuz uzun yolculuğun yorgunluğunu otelimizde dinlenerek atabilirler. 

 Opsiyonel Tur Seçeneği: Nemrut Dağı Krater Gölü ve Kalderası Turu

Bizleri bekleyen minibüslerimize binip dünyanın ikinci, Türkiye'nin en büyük krater gölü olan, Nemrut Krater Gölü’ne (kalderasına) çıkıyoruz. Burada Mavi göl , ılık göl , buhar bacaları ve Müthiş bir Van gölü manzarasını seyrederken Kendinizi inanılmaz bir coğrafyada farklı bir dünyada hissedeceksiniz. Kısa bir yürüyüş ve çekeceğimiz fotoğraflar sonrasında Tatvan’a geri dönüyoruz. (Ekstra)

*Sabah Kahvaltısı: Otelde alınacak olup, tur ücretine dahildir. 

*Öğle Yemeği: Yol üzerinde uygun bir tesiste alınacaktır. (Ekstra)

*Akşam Yemeği: Otelde alınacak olup, tur ücretine dâhildir.

*Konaklama: Tatvan şehir otelleri

*Güzergâh: Elazığ – Pertek – Tunceli - Bingöl – Muş – Ahlat- Tatvan

Otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından Kuskunkıran Geçidi'ni (2234 m) aşarak Van'a ulaşıyoruz. Van denince ilk akla gelen yer ve yapı olan Akdamar Adası ve Kilisesi ziyaretimizi gerçekleştireceğiz. Bu ziyaret için  Gevaş’tan bineceğimiz kooperatif tekneleriyle Van gölü üzerinde yapacağımız yarım saatlik yolculukla ulaşacağız. (Ekstra) Akdamar Adası'nın kavuşamayan aşıklarının hüzünlü hikayesini ve Taş ustalığının zirvesi olan muhteşem Akdamar kilisesinin tarihini rehberimizden dinleyip o müthiş kabartmaları hayranlıkla seyrettikten sonra tekrardan teknemize binerek Gevaş’a dönüyoruz.  Gevaşta Van gölü kenarında Van’ın meşhur İnci Kefalinin de tadına bakabileceğiniz güzel bir öğle yemeği molası ardından, aracımıza binerek Doğu'nun Paris'i diye bilinen şehirlerimizde ilk olarak eski yerleşim yeri olan Tuşpa Kalesi’ne çıkıyoruz. Van Şehrini ve Denizini kuşbakışı izleyebileceğimiz ve keyifli fotoğraf çekeceğimiz Van Kalesi turumuz sonrasında Bölgeye hakim olan medeniyetlerin günümüze kadar ulaşmış eserlerinin sergilendiği ülkemizin son zamanlarında hizmete girmiş olan en güzel müzelerinden olan Van Arkeoloji Müzesini ziyaret edeceğiz.(*Turizm Bakanlığının uyguladığı müze ve ören yerlerinin hafta içerisinde Pazartesi günleri kapalı olması durumunda eğer gezi günümüz Pazartesi gününe denk gelir ise Van müzesi ziyaretimizi gerçekleştirememe ihtimalimiz olabilmektedir.)  Müze ziyaretimizin ardından da Urartu Medeniyetinin günümüze bıraktığı en önemli el sanatlarını daha yakından tanımak için bir gümüş atölyesine gideceğiz. Burada Savat işçiliğinin inceliklerini ustalarından öğrenip yapımını seyrettikten sonra dileyen misafirlerimize alışveriş için serbest zaman da vereceğiz  ve yine Van deyince ilk akla gelen şeyin farklı renkteki gözleriyle dünyaca meşhur o sevimli dostlarımız olduğu malumdur. Bizlerde atölyenin hemen yanında bulunan  Kedi evine giderek bu meşhur Van Kedileriyle fotoğraf çekilip, haklarında bilgiler alacağımız kısa molamızın ardından Van şehir merkezinde vereceğimiz serbest zamanımız sonrasında  otelimize yerleşiyoruz. 

*Sabah Kahvaltısı: Otelde alınacak olup, tur ücretine dahildir.

*Öğle Yemeği : Van da göl kenarında bir restorantta alakart ya da menü olarak alınacaktır.. (Ekstra)

*Akşam Yemeği: Otelde alınacak olup, tur ücretine dâhildir.

*Konaklama : Van Şehir otelleri

*Güzergâh: Tatvan – Gevaş – Edremit – Van

Sabah kahvaltımızın ardından Van gölünün güzel manzaraları eşliğinde yol alarak  ilk uğrayacağımız nokta Bendi Mahi Çayı üzerindeki Muradiye Şelalesi olacak. Burada vereceğimiz kısa fotoğraf molamızın ardından Çaldıran Ovası'ndan geçeceğiz ve ülkemizin en yüksek geçitlerinden olan Tendürek Dağı Geçidi'nden (2644 m) geçerken katılaşmış lavlar etrafımızı saracak. Doğanın bu muhteşem oluşumları hayal gücünüzü çalıştırdığınız taktirde sizleri bambaşka yerlere götürebilir. Sonrasında Doğubayazıt’a geçiyoruz Sancak Beyi Abdi Paşa tarafından yaptırılmaya başlanmış ve haleflerinden İshak Paşa tarafından yapımı yaklaşık 100 yılda tamamlanan  1784'te son şekli verilen Osmanlı İmparatorluğu'nun Lale Devrindeki son büyük anıt yapısı İshak Paşa Sarayı’nı gezdikten sonra Öğle yemeği molamızı veriyoruz. Öğle yemeğimiz sonrasında zaten gölgesini bölgede her noktada hissettiğimiz 5137 m yüksekliği ile ülkemizin en yüksek dağı olan Kutsal Ağrı Dağı’nın büyüleyici etkisi altına giriyoruz. Yolculuğumuza Ağrı dağının etkileyici manzarası eşliğinde devam ederken uygun bir noktada vereceğimiz fotoğraf molası akabinde Iğdır’a ulaşacağız. İçerisinde bulunduğumuz coğrafya da çok farklı bir yere sahip olan Iğdır’ın içerisinden geçerken yeşilliği,bağları,meyve bahçeleriyle göreceğiniz manzaradan şaşırmaya hazır olun. Iğdır’dan başlamak üzere uzunca bir süre Türkiye – Ermenistan sınırının sıfır noktasında yolculuğumuza devam edecek ve Tuzluca üzerinden Digor, oradan da Kars’a ulaşacağız.  Kars’a ulaştıktan sonra ilk durağımız Ermenistan ile sınırımızı teşkil eden Arpaçay’ın kenarında kurulmuş Ani Harabelerine gidiyoruz. Ani 1000 yıl öncesinin bölgenin en büyük, en zengin şehriymiş. Zaten ören yerinde göreceğimiz anıtsal yapılardan bunu hemen anlayacaksınız. Ermeni – Gürcü kültürünün en önemli yapıtlarının yer aldığı eserler arasında Katedral, Surp Kirkor, Surp Pirgiç (Keveli Kilise), Selçuklu eserlerinden Menucehr Cami, Ebul Muhammeran Cami, Sultan Sarayını görüyoruz ve Kars şehir merkezine geçerek otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği sonrasında dileyen misafirlerimizle Kars’ın olmazsa olamazı Kafkas gecesi eğlencesine gidebiliriz.

Ekstra Gece Eğlencesi:

1. Aşıklık geleneğinin devam ettirildiği bu serhad şehrimizde Aşıklar Derneğinde bize özel düzenlenecek olan Aşık Atışmalarını dinleyerek keyifli vakit geçirebilirsiniz. Aşıkların kendi aralarındaki doğaçlama yapmış oldukları güzellemeler, taşlamalar, atışmalar, düzdükleri manileri dinleyerek bu eski ama eskimeyen geleneğimizin en güzel örneklerini yaşayabilirsiniz. Sizler için çok eğlenceli ve çok farklı bir deneyim olacağına garanti verebiliriz.

2. Kafkas kültürünün yaşandığı bu güzel şehrimizin dünyaca ünlü Kafkas Halk Oyunlarını sergileyen gençlerin müthiş gösterisini seyredebilmek adına özel düzenlenecek olan Kars Kafkas Gecesine katılabilirsiniz. Bu eğlenceli gecede erkeklerin bir kartal misali dans ederken yapmış olduğu figürler, kızların ise sanki bir su üzerinde süzülürmüşçesine zarifçe yaptığı danslar sizleri hayrete düşürecektir.

Not: Kafkas gecesi eğlencesi belli bir katılım sayısı gerektirmektedir. Mevsimsel olarak bu gece organizasyonu haftanın her günü rutin olarak yapılmamaktadır.  Gece ile ilgili detayları rehberimiz size tur esnasında aktaracaktır.   

*Sabah Kahvaltısı: Otelde alınacak olup, tur ücretine dahildir.

*Öğle Yemeği:  Doğubayazıt’ta alakart ya da menü olarak alınacaktır. (Ekstra)

*Akşam Yemeği: Otelde alınacak olup, tur ücretine dâhildir.

*Konaklama : Kars Şehir otelleri

*Güzergâh: Van-Çaldıran – Doğubayazıt – Iğdır – Tuzluca – Digor - Kars

Sabah kahvaltımızın ardından Sonrasında Ülkemizin en doğusunda olmasına rağmen, aslında Kafkasya’nın en batısında olan, yani hem doğulu hem batılı özellikleriyle çevresindeki Erzurum, Ağrı, Iğdır gibi illerden kültürel anlamda çok farklı, kıpır kıpır, sokakları hayat dolu bir şehirdir Kars. 1877 yılından sonraki 40 yıl boyunca Rus işgalindeyken yeniden kurulan şehir, Baltık mimarisinin ülkemizde en iyi izlenebileceği merkezdir. Birbirini 90 derecelik açıyla kesen sokaklar, cepheleri süslü, kesme taş binalar ve daha niceleri. Kars’ı çok seveceksiniz, 12 Havariler Kilisesi’ni, Taş Köprü ve Kars Kalesi’ni panoramik olarak görüyoruz. Kars’ın meşhur yöresel ürünlerinden alışveriş yapabilmek için serbest zaman veriyoruz ve Erzurum’a doğru yola çıkıyoruz. Yolumuzun üzerinde bulunan Temsili Sarıkamış Şehitliğinde Sarıkamış harekâtında donarak şehit olan askerlerimizi de anmak için kısa bir mola vermeyi ihmal etmiyoruz. Yolumuz üzerinde bulunan Peribacası oluşumlarını görerek Köprüköy’e ulaşıyoruz. Burada Çoban Dede Köprüsü’nü yolumuz üzerinde geçerken görüyor ve ilginç efsanesini de rehberimizden dinliyoruz, ardından Önce Horasan’a oradan Pasinlere ve Erzurum’a ulaşıyoruz ve ilk olarak kurtuluş mücadelemiz sırasında en önemli adımlardan birinin atıldığı , Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilk temellerinin hazırlandığı Erzurum kongresinin yapıldığı binayı ziyaret edeceğiz. Binanın içerisindeki bu ruh sizleri gerçekten çok etkileyecektir. Ziyaretimizin ardından Erzurum'un meşhur Cağ Kebabının tadına bakabileceğiniz bir restoranda öğle yemeği molası vereceğiz. Öğle yemeğimizin ardından Sultan Melik Mahallesinde bulunan ve Anadolu’daki mezar anıtlarının en güzel örneklerinden biri olan Üç Kümbetleri ziyaret ediyoruz. Erzurum’un sembolü olan Çifte Minareli Medrese’yi ve Ulu Cami’yi de gezip Eski Erzurum Evleri arasında yapacağımız keyifli yürüyüş ve vereceğimiz çay molasının ardından Erzurum’daki ilk Osmanlı Camisi olan ve dönemin mimarbaşı olan Mimar Sinan’a Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırılan ve bugün kendi adıyla anılan camiyi de gördükten  sonra Rüstem Paşa Kervansarayı’nda (Taşhan) oltu taşından yapılma ürünlerden alabileceğiniz  serbest zaman veriyoruz. Vereceğimiz serbest zamanda Oltu Taşı çarşılarında gezebilir alışveriş yapabilirsiniz. Ardından Dadaşlar diyarı Erzurum’a veda ediyor ve Aşkale, Tercan, Mercan üzerinden Erzincan’a doğru yola koyuluyoruz. Ardından yorgunluğumuzu atmak için Erzincan da bulunan otelimize yerleşiyoruz.

*Sabah Kahvaltısı: Otelde alınacak olup, tur ücretine dahildir.

*Öğle Yemeği: Erzurum merkezde alakart olarak alınacaktır (Ekstra)

*Akşam Yemeği: Otelde alınacak olup, tur ücretine dâhildir.

*Konaklama : Erzincan Şehir otelleri

*Güzergâh: Kars –  Sarıkamış – Horonsan – Köprüköy – Pasinler – Erzurum – Tercan – Mercan - Erzincan

Otelde alacağımız sabah kahvaltımızın ardından Kemah üzerinden İliç ve Kemaliye’ye doğru yola çıkıyoruz.  1922 yılına kadar Eğin ismiyle bilinen, Kurtuluş Savaşı‘nda Atatürk'e bağlılığını bildirmek için gönderdiği telgrafta 500 atlı ile yanında olacağını bildirmesi üzerine Atatürk'ün "Eğinliler, siz kemale ermiş insanlarsınız. Bu yüzden adımı size veriyorum." demesiyle Kemaliye adını alan bu güzel ilçede ilk olarak Taş Yol’a ulaşıyoruz. İnsanların tamamen elleri ile ve tamamen iptidai şartlarda yaklaşık 150 yılda açtığı ve zamanında Kemaliye – Divriği arasında bağlantı oluşturan bu yol, insan emeği ve kararlılığının günümüzde yaşayan en büyük sembolüdür.  Fırat Nehri’nin dağları delerek oluşturduğu, yüksekliği su seviyesinden yer yer 100 metrenin üzerine çıkan, sarp ve dik yamaçların kıyısı boyunca uzanan Karanlık Kanyon ve içerisinde bulunan yollar sizleri hayrete düşürecek. Kanyonda nehrin su seviyesinin müsaitliği doğrultusunda yaklaşık yarım saat sürecek olan bir tekne turu gerçekleştireceğiz. (EKSTRA) ardından Türkiye de ilk olarak Devlet Millet işbirliği ile yapılmış olan efsanevi valimiz sayın Yazıcıoğlunun öncülüğü ve çabalarıyla bitirilen, üzerine filmlerin yapıldığı o meşhur köprüyü de gördükten sonra, Sayın Profesör Ali Demirsoyun özverili çalışmaları sonucunda toparladığı canlı, bitki, maden türlerinin sergilendiği, ülkemizin en geniş kapsamlı Doğa Tarih Müzesi’ni geziyoruz.

(Müze’nin üniversite kampüs alanı içerisinde olması dolayısıyla gidiş saatinde açık olması durumunda ziyaret edilebilecektir.) Sonrasında özlem, hasret, sıla kelimelerini yazıya dökmüş kadınların gurbete çalışmaya giden sevdikleri için yazdıkları manilerin sergilendiği Mani Yolu’na çıkıyoruz. Mani yolunun sonrasında oldukça keyifli bir yer olan Taş Dibi Mahallesinde yer alan Lökhane’ye gidiyoruz. Mahalle aralarından geçerken yöre mimarisinin en güzel örneklerini görüyor ve bu mimari ile ilgili bilgileri rehberimizden alıyoruz. Özellikle kapı kollarının işçiliği dikkatinizden kaçmayacaktır. Lökhane de Salim Usta tarafından Lög/Lök yapımını öğrenip, dileyenler alışverişini yapıp bilgilendikten sonra Kemaliye’nin küçük çarşısında hem alışveriş yapabilmek hem de öğle yemeğimizi yiyebilmek için serbest zaman veriyoruz. Öğle yemeğimizin ardından Ahmet Kutsi Tecer’in ‘’orada bir köy var uzakta’’ dizelerine konu olan Apçaağa Köyü’nü panaromik olarak gördükten sonra Kemaliyeden ayrılıyor ve  Kültür Turları kapsamında tur programlarına nadir alınan Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası’nı gezmek için Divriği’ye varıyoruz. 1228-29 yılları arasında Mengücekliler döneminde yapılan ve 1985 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirasları Listesine alınan Ulu Cami ve Darüşşifasını gezerken Evliya Çelebi’nin dediklerini hatırlatıyoruz; "Üstad, mermer bu camiye öyle emek sarf edip, kapı ve duvarları öyle nakış bukalemun eylemiş ki, methinde diller kısır, kalem kırıktır." (Darüşşifa ve ulu caminin, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen restorasyon çalışmasının tamamlanmış olması durumunda içerisi ziyaret edilebilecektir.) Divriği gezimiz sonrasında Sivas’a geçiş sağlıyoruz. Bu ziyaretimizden eminiz ki ayrılmak istemeyeceksiniz lakin artık Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün “Biz Cumhuriyeti burada kurduk” dediği Cumhuriyet kenti Sivas’a ulaşacağız. Sivas’ta ilk gezi noktamız 1271 yılında Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından Mimar Kaluytan’a yaptırtılan Gök Medrese olacak. Eğri minaresiyle görenleri hayrete düşüren Anadolu’nun en eski camilerinden Ulu Cami ise diğer gezi noktamız. Sonrasında gerçekleştireceğimiz Buruciye Medresesi ve Çifte Minareli Medrese ve Şifahiye Medresesi gezilerimizi takiben Sivas Kongresi’nin yapıldığı bugün aynı zamanda müze olarak da hizmet veren tarihi Sivas Lisesi’ni de görüyor ve ardından da akşam yemeği ve alışveriş için sizlere kent merkezinde serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın ardından da turumuzu tamamlıyor ve dönüş yolculuğumuza başlıyoruz ve sizlerle bir başka Juliet tur organizasyonunda görüşmek üzere vedalaşıyoruz.  

Güzergâh: Elâzığ, Malatya, Kayseri, Antalya